Koçlukta akıllıca sorulmuş bir soru cesaretle koştuğunda peşinden aradığının, acıtsa da, üzse de çoğunlukla elde eder aradığını.
Soru mu Cevap mı?
Hep cevapla ilgilendik şimdiye dek; cevabı aramak ve bulmaya çalışmakla meşguldük. Doğru cevap ne acaba diye düşünüp durduk. Girdiğimiz sınavlarda, işlerimizde, eğitimlerimizde verilen cevapların kalitesi, doğruluğu ve veriliş süresi önemliydi. Doğru cevabı bulmayı istiyoruz ama ne kadar istiyoruz? Şüphe yok ki cevap önemli; doğruluğu da, yanıtlama süresi de önemli ve fakat o cevabın doğmasına sebep olan soru genelde dikkatlerden kaçtı. Halbuki doğru bir cevabı ancak özenle sorulmuş bir soru dansa kaldırabilir.
Einstein da söylemişti; “Bir inanın zekası verdiği cevaplardan değil sorduğu sorulardan anlaşılır.” Akıllıca sorulmuş bir soru, cesaretle koştuğunda peşinden aradığının, acıtsa da, üzse de, yorsa da, çoğunlukla elde eder aradığını. Elde edemediğinde bir başka soruya devreder bayrağı ve farklı bir kapı aralanır bu kez. Bazen kısa, bazen de uzun süren bu yolculuk hayatın her alanı için geçerlidir; bilimde, ikili ilişkilerde, iş hayatında, kişisel ve profesyonel gelişimde. Vazgeçmeyen taş işçisi hikayesinde anlatıldığı gibi pes etmeden, yılmadan doğru soruları sormaya devam etmek gerek.
Soruların Gücü
Doğru soruların büyük bir gücü var, sanki yaşama sihir yapar gibi, hayatın üstüne parıltı serper gibi. Tabii dikkate alırsanız, önem verirseniz yapıyor bu etkiyi. Kişisel ve profesyonel gelişiminizle ilgili kendinize doğru soruları soruyor musunuz veya doğru soru soranlarla birlikte çalışıyor musunuz?
Kendisiyle çalışmak isteyen, geliştirmek isteyenler için bir kitap önerim var; Dost Can Deniz’den, Cesur Sorular. Henüz okumadıysanız okuyun derim. Kitap size 101 soruyla eşlik ediyor çıkacağınız yolculukta. Şöyle diyor Deniz kitabında;
Yanıtlar değildir yaşamı değiştiren…
Yaşamı değiştiren sorulardır.
“Ve en ilginç yanıtlar, soruları yok edenlerdir…”
…
Kıtlıktan çıkmışçasına tükettiğimiz yanıtlar, karnımızı ancak kısa bir süre tok tutuyor, maalesef. Sonra yine acıkıyoruz nasıl oluyorsa. Yine yeniden çıkıyoruz yanıtlar aramaya.
Kitaptaki sorular öncelikle kişinin kendisini bilmesine, sonra kendisini gerçekleştirmesine ve nihayetinde kişinin bir bütün olarak bildiği ve bilmediği yanlarıyla yaşamanın nasıl olacağına, ustaca yaşamanın anlamına uzanıyor. Kendisiyle ilgili gelişim yolculuğuna çıkmak isteyen herkese, usta kalemden çıkma bu kitabı tavsiye ederim.
Hayatımızın içindeki cevapları bulmak, bulmaya çalışmak, gerçekte kim olduğumuzu bilmek elbette çok önemli. Bunun için de unutmamak gerekir ki doğru cevaplar ancak zeki ve cesaretli soruların yâri olabilir.