Hizmet Sektörü Çalışan Bulmakta Zorlanıyor

İçinde lüks otellerin de bulunduğu hizmet sektörü çalışan bulmakta zorlanıyor.

Otel çalışanı

Azalan Aday Başvuruları

Globalde olan bütün gelişmeler ülkemizde de yankı buluyor. Pandemiyle birlikte değişen pek çok şey gibi adayların iş arama, iş başvurusu yapma alışkanlıkları da değişti. Büyük bir kurum olmak, bilinen bir marka olmak, önerilen unvan, iş ilanlarında cazibesini yitirmiş görünüyor. Tüm bunlar Z kuşağı adaylar için eskisi kadara anlam ifade etmiyor. Biliyoruz ki Z kuşağının talepleri çalışma şeklini de sarsıyor. Sadece iş yapış biçimlerini değil, çalışma koşullarını, ücretleri de şekillendiriyor.

Mesele sadece Z kuşağının talepleri değil tabii. Yükselen GİG ekonomisi (Gig müzik sektöründen gelen bir terim, “kısa süreli iş” anlamına gelir), YOLO (You Only Live Once) akımı, büyük istifa dalgası da hesaba katılmalı. Büyük istifa dalgası karşısında neler yapılabileceğini “Geliyor Gelmekte Olan: Büyük İstifa Dalgası-II” başlıklı röportajda Doç. Dr. Pelin Vardarlıer anlatmıştı.

Lüks Oteller Bile Zor Durumda

Hizmet sektöründe nitelikli çalışan bulmak hep zordu. Şimdi ise çok daha zor. 5 Temmuz 2022 tarihli sozcu.com.tr sitesi, Avrupa’da pandemi sonrası yaşanan çalışan kriziyle ilgili haberi özetle şöyle veriyor;

“Özellikle ulaşım ve turizm sektörleri çalışan bulmakta sıkıntı yaşarken, lüks otel zincirleri, tecrübesi olmayan çalışanları işe almaya başladıklarını açıkladı. Tecrübe hatta özgeçmiş bile gerektirmeden başvurulan işler ayda en az 20 bin TL kazandırıyor.

Dünyanın en ünlü otel zincirleri, pandemi sonrası seyahat taleplerini karşılamakta zorlanınca işçi arayışına girdi. İspanya merkezli 110’dan fazla ülkede Mercure, Ibis ve Fairmont gibi markaları işleten Accor firması, dünya çapında 35 binden fazla işçi açıkları olduğunu açıkladı.

Hal böyle olunca, üst düzey oteller, vasıflı işçi aramayı bırakıp, tecrübesi hatta özgeçmişi bile olmayan çalışanları işe almaya başladı. Accor’un İcra Kurulu Başkanı Sebastien Bazin, Katar Ekonomik Forumu’nda verdiği röportajda, Avrupa’nın en büyük otel işletmecisi Accor’un sektörde daha önce çalışmamış kişileri işe almak için deneme girişimlerine başladığını söyledi.

Personel sıkıntısı İspanya ve Portekizde’de etkisini gösterdi. İngiliz Daily Mail gazetesi, bu iki ülkede de büyük bir çalışan sıkıntısı olduğunu açıkladı.

Resmi verilere göre, İspanya’da barlar ve restoranlar ilk çeyrekte işçi ücretlerini bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 60 artırdı.”

Atılabilecek Adımlar

Bizde de durum çok farklı değil. Turizm ve otel sektörünün işe alım ve İK ekipleriyle bir araya geldiğimde benzer yakınmaları duyuyorum; “İşe alımda başvurular çok azaldı, nitelikli aday bulamıyoruz.”

Ben de soruyorum: “Peki siz ne yapıyorsunuz? Bu durumda kurumsal yaklaşımınız ne?” Bu soruya stratejik düşünerek bilinçli oluşturulmuş İK ve yönetim politikasıyla cevap verebilen kurum çok çok az. Ne yazık ki kurumların büyük çoğunluğunun eski alışkanlıklarını sürdürdüğünü gözlemliyorum.

Oysa aynı şeyler yapıp farklı sonuçlar elde edemeyeceğimizi biliyoruz. En genel anlamda şu anda atılabilecek adımlar şöyle sıralanabilir:

  • Çalışan deneyimine önem vermek
    • Z kuşağının taleplerini ve beklentilerini dikkate almak
    • Well being (esenlik) çalışmalarına önem vermek
  • Çalışanın potansiyelini geliştirmek. Upskilling (mesleki, davranışsal ve teknolojik bilgi ve becerilerin kazandırılması), reskilling (yeni bir iş kolu için gerekli yeni becerilerin kazandırılması) çalışmalarına önem vermek
  • Dijital çeviklik kazanmak
  • Ücret politikanızı gözden geçirmek
  • İş yapış biçiminizi gözden geçirmek
  • Dünyada ve Türkiye’deki gelişmeleri takip etmek

Çalışan deneyimine önem vermeyen, statükocu yönetim anlayışına sahip kurumlar maalesef acı reçetelerle karşılaşacaklar.